Fil Yorgunluğu

iş bu sözleşme ile potansiyelinizin kısıtlı olmasına bakmaksızın yazma,çizme hususundaki ısrarlarınızı görüp, bunu nüktedanlığın sınırlarına vurarak hem acıma hem saygıyla karşılayıp-yedim ama beğenmedim- akabinde gösterrmiş olduğunuz çabalardan ötürü ve/veya ornitorenklerin evcilleştirilmesi hususundaki çabalarınıza istinaden, yetkin bir mühendis olma yolundaki çablarınızı hoşgörüyor ama yazmanın çizmenin size bir arpa boyu kadar yarar sağlamayacağı TC 1545 sayılı kanun hükmünde kararnamesiyle belirlenmiş olup, gereğinin yine şahsın kendi tarafından yapılması uygun görülmüştür.

İmza
Devletlü Padişahım Çok Yaşa Kayı Boyu

Paraf
Bat dünya bat. Şarkısı kaldı yarıda, aklı kaldı karıda. Sebep olanın ocağı batsın.

Hartbireykır

29 Şubat 2012 Çarşamba

Bir insanın kötü anlarında hep yanındaysanız, elinizden geldiğince ödün verdiyseniz . Varınızı yoğunuzu iyileşmesi için harcadıysanız. O insan iyileştiği zaman artık sizi hayatında istemiyorsa eğer siz mi sıkıcısınızdır yoksa başka bir problem mi var?

Misal kullanılmış olabilirsiniz. Sırf o kötü günler geçmesi için sığınılacak bir liman oluvermişsiniz ama ruhunuz uyumuş ve farkına varamamışsınız.

Ya da eski defterlerin kapanması içi arada kaynatılan adam olmanız için seçilmişsinizdir. Sonra mevcut durumları düşünerek hayran olunan adam olmuşsunuzdur ama gözünü ilk açtığınızda farkeder ki siz meğersem balonmuşsunuz.

Veyahut başından beri baba-abi gibi sevilmişsinizdir. Zamanı geldiğinde ise çok saçma sebepleri bahane ederek hasır altı edilmiş de olabilirsiniz.


Şair ne güzel de demiş kafamda deli sorular.Hey gibi Serdar ORtaç ne büyük şairsin. Cevaplarını da bulaydın ya kıl kuyruk. Arıyorum cevap arıyorum.

Şöyle de bir gerçek var ki yaşanılan süreçlerde gram suçunuz olmamasına rağmen siz talepkar oluyorsunuz. God damn it! Elbette üzülen benim. I'm the best üzülen adam of the world.


Ne demiş adam Terkederken de terkedilirken de üzen kadınlar vardır. İşte onlarla baş edemezsiniz.


Selametle

Read more...

...

22 Şubat 2012 Çarşamba

En son kutunun anahtarını uçurumun kenarından boşluğa bıraktıktan beri çok zaman geçti.Gözlüklerim buğulanmıyor belki artık, yaşadığım yer,hayatımdaki insanlar, alışkanlıklarım, karın ağrılarım, kaygılarım değişse de Selimle Turguta benzeme çabalarım değişmiyor.

Geçmişi tren istasyonlarına endeksli yaşıyordum, arzuhalcilerin gözünün içine bakıyordum. Umudumu dillendirir benim haricimde insanlar da inanır diye bekliyordum.Şimdi ise arzuhalcileri umursamıyorum, umursamıyorum dediğim derdimin ilacı artık onlarda değil. İlacı var mı yok mu bilmiyorum ama gidiyorum ben. Yeşile karışmaya gidiyorum.

Read more...

Akademik Endoplazmik retikulum

21 Şubat 2012 Salı

Kişinin kendini kandırdığı durumlar için bir B planı olmalı.Keza karşısındaki insan sözlere değil kendi hislerine inanıyorsa bu doğru bir reflekstir.Asıl yanlış olan veya sorunun kaynağı konuşan kişinin sözlerine güvenilmeyecek bi' insan ya da o kişinin gerekli güven ortamını yaratmada başarılı olamadığını gösterir. İnsan burnunun ucunu ne kadar güzel olursa olsun aynaya bakmadan göremez. Göremiyor işte bu durumlarda kişilerden soğuyup soğumadığınızın muhakemesinin asıl sorusu bunca zamandır kendimi mi kandırdım ya da aslında ortada olmayan duyguların peşinden mi gittim? olmalıdır. Çünkü asıl aradığınız o ilişkide ki yangın çıkışıdır. Gerçi kibrit alevine kaçmanız oldukça anlamsız bir o kadar da üzücü olacaktır.Nitekim insanın kalbi acıyor.Ama çektiğiniz acı kimsesin umrunda olmaz orası ayrı konu.


p.s. Bir akademisyen edasıyla yazmam canımızın acımadığını göstermez.

Read more...

İyi üzülürüm ben


Yine olmadı. emeklerin, tüm çabaların karşılığı toz dumana karıştı. Tek bir hatayla bozuldu yap-bozun tüm parçaları.Bu sefer feci çuvalladım ama abi. Artık büyüdüm, çürük tahtaya basmam derken kötülüğün en dibiyle karşılaştım. İşin garibi kızamıyorum bile.Kıyamıyorum kızmaya.En fazla üzülebiliyorum.Bak onu iyi yapıyorum.Üzülme diyince elime su dökemiyorlar.

E sen diyeceksin oğlum niye bile bile üzülüyorsun diye. İşte o elimde değil abi, insanların hatalarını affetmede,halı altına süpürülen tozlar kadar başarılıyım. Ama o tozlar öyle şımarık çıkıyor ki zaman geliyor ağzıma burnuma giriyor.Nefesimi kesiyor,faranjit nöbetlerinde boğuluyorum. Suçlu elbette benim. Kişi kategorizasyonunu yapmakta ve insanlara aşırı güvenmekle büyük hata yapıyorum.Yapacak bi' şey yok be abi.Sevince çok sorgulayamıyor insan. En çok koyan da karşı tarafın e ben de seviyorum yanılgısı. Kadınların yani genellemeler ne kadar doğru olur bilmem ama kendisinden başka sevdiği herhangi bir unsur yok.Rahminde şekillenen,vücut bulan evladına bir annenin sevgisi kadınların bencilliklerinin boyutunu çok net bir şekilde gösteriyor.Elbetteki hiç biri kabullenmiyor bunu. Uğruna türlü türlü şeyden,kendinizden ödün verdiğiniz kadınlar bile sonunda bencilliklerini su üstüne çıkarıyor.Sözün özü abi bencillikle kötülük aynı ipin cambazı. Dönüp de arkana bakınca en çok üzüldüğüm nokta da işte orada karşıma çıkıyor.Bana annemlerin öğrettiği bir şey vardı ya hani.Sürekli iyi bir adam ol derlerdi.Küçükken aklım ermezdi.Şimdi biraz biraz düşünüyorum ve hak veriyorum.İyi bir adam ol ki mutlu olmaya dair bir umudun olsun.Arkadaşlar bazen kafaya alıyorlar içindeki bu romantiğin kalibresi yüzünden.Olsun.Biliyorlar beni,iyi bi adam olduğumu biliyorlar.Melek olmadığımı ama iyi bir adam olduğumu biliyorlar.Kimbilir sana da söylemişlerdir ama ömrün yetmedi.Ama sen hep iyi bi adamdın,senin için akıtılan gözyaşlarını toplasalar minik göller dolar da taşar be abi. Çok üzülüyorum abi,içindeki kötülük yüzünden tatmin olamayacak,hayatı boyunca mutsuz olacak insanlar var.İnan çok üzülüyorum.Beni üzdükleri için üzülüyorum,mutlu olamayacakları için üzülüyorum,nasıl sevildiklerinin farkında olmadıkları için, hayatları boyunca bir daha bu kadar sevilemeyecekleri için üzülüyorum.


Read more...

Ağırmasın n'olur!

8 Şubat 2012 Çarşamba


Read more...

  © Blogger template Brownium by Ourblogtemplates.com 2009

Back to TOP